Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası olarak Ağustos 2024’te yine bu hastanenin önünde hükumete ve Sağlık Bakanlığı’na yaptığımız çağrıda acil servislerdeki eksiklik ve aksaklıkların hasta ve çalışan güvenliğini tehdit edecek boyuta ulaştığını, kamusal sağlık hizmetlerine olan talep artışının karşılanamayacak halde olduğunu ve acil önlem alınmazsa yaşam kayıpları dahil istenmeyen sonuçlar doğabileceğini, bunun da sorumlusunun önlem almayan hükümet olacağını belirtmiştik.
Aradan geçen zamanda, önce mecburi hizmet adı altında çalıştırılmaya başlanan hekimlerle desteklenen acil servis, daha sonra bakanlığın popülist politikaları sonucu acil servisten hekimlerin alınması ile yine aynı sorunlarla yüz yüze gelmiştir.
Aylardır acil servis nöbetleri başka merkezlerde çalışan hekimlerin ek mesai ve nöbet destekleri ile sürdürülmeye çalışılmaktadır. Nisan ayında sorunu kalıcı olarak çözeceğini söyleyen bakanlık ise sorunu çözmek şöyle dursun yeni sorunlar yaratmaktadır.
Sağlık alanında hekim, hemşire, laboratuvar görevlisi, kayıt memuru, güvenlik görevlisi, hasta taşıma personeli, temizlik görevlisi gibi tüm çalışanların eksiksiz ve tam olmasının hizmetin aksamadan verilmesinde ne kadar önemli olduğu ortadadır. Alt yapı eksiklikleri hizmeti aksatacak boyuttadır. Sendikalarımızın tüm uyarılarına rağmen, sağlığın özelleştirilmesi anlamına gelecek adımlar hızla atılmaktadır. Yeni hastaneler hala tamamlanamamış, bitirilecekleri zamana dair her gün yeni tarihler verilmektedir.
Bizler, bir mesleğin mensupları olarak sendikalıyız. Sağlık Bakanlığı’nın çözüm ortakları olarak hastalarımız adına, meslektaşlarımız adına bazı eleştiri ve önerileri ortaya koymaktayız. Sağlık Bakanlığı ise bizleri siyasi rakipleri gibi algılamaktadır ve halka da bu şekilde algılatma çabasındadır. Ama halkımız her gün hastane kapılarında, acil servislerin önündedir. Neyin en olduğunu da çok iyi bilmektedir.
Artık ulaşılmaz hale gelen kamu sağlık hizmetleri, olmayan ilaçlar, dolu yataklar, aylarca süren bekleme listeleri karşısında hissedilen çaresizlik bazen yerini öfkeye bırakmaktadır.
Bakanlık ve hükümet halkın yanında değildir. Halkın, hastaların yanında olan biz sağlık emekçileriyiz.
Hükümetin ve Sağlık Bakanlığı’nın asli görevi ülkemizin, hastalarımızın ihtiyacı olan hastaneleri yapmak, alt yapıyı tamamlamak ve yeterli hekim, hemşire ve sağlık çalışanını yasal statüde ve adil bir şekilde kadrolarına almaktır.
Hükümet sağlığı özele peşkeş çekecek diye, siyasi kaygıları ve planları uğruna hekimleri her gün başka bir yerde çalıştırmaktadır. Aksayan hizmetlerin öfkesinin sağlık çalışanlarına yöneltilmesi asla kabul edilemez.
Sağlık çalışanlarına şiddete asla tolerans göstermeyeceğiz!
Hükümeti bir kez daha
-sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti önleyecek yasal düzenlemeleri yapmaya,
-hekim, hemşire, kayıt memuru, güvenlik görevlisi, yardımcı personel gibi sağlık çalışanı kadrolarını tam ve eksiksiz hale getirmeye,
-hastanelerdeki alt yapı, donanım ve ilaç eksikliklerini gidermeye,
-sağlık yasalarını güncel ihtiyaçlara cevap verecek şekilde güncellemeye davet ederiz.
Siyasetinize sağlığı alet etmeyiniz!
Halk boş vaatler değil, hizmet beklemektedir!
Hekimleri, hemşireleri, sağlık emekçilerini hedef alan, yıpratma amacı güden söylemlerinizden derhal vaz geçiniz!
Sizin göreviniz, “GEÇMİŞ OLSUN MESAJI” yayınlamak değil, sağlıkta şiddeti engellemektir! Sizi görevinizi yapmaya davet ediyoruz!
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası Yönetim Kurulu (a)
Dr. Özlem GÜRKUT, MD
(Başkan)